Merhaba, ben Mesut. 29 yaşında, 1.75 uzunluğunda 70 kiloda, kirli sakallı, güzel sayılacak sportif biriyim. Üç yıldır bir besin firmasında yönetici olarak misyon yapmaktayım. Bir gün bizim kuryelerden birisinin işe gelmemesiyle hayatımın akışı değişmeye başladı. O kuryenin yerine bakacak öbür kurye yoktu, mecburen o bölgenin siparişlerini ben götürecektim.
Saat 16:00 üzere bir sipariş geldi ve hazırlanan siparişi ben götürecektim. Vakit kaybetmeden yola çıktım. Adrese ulaştığımda kapıyı çalmadan apartmanın dış kapısı açıldı. Üst çıkıp dairenin önüne geldiğimde daire kapısı da aralıktı. Zile bastım. İçeriden birisi yüksek sesle, “Koridordaki masanın üzerine bırak, para da orada!” dedi. Koridora girip paketi bırakırken içeriden ahlama ohlama sesleri geliyordu. Seslerin geldiği odanın kapısı aralıktı, istem dışı olarak kapıya yönelip baktım. Bir travestinin çok kalın ve uzun yarrağı ile kırklı yaşlarda maskülen bir erkeği siktiğini gördüm.
Çok büyük şaşkınlık yaşıyordum. Ne kadar seyrettim bilemiyorum. Travesti ile göz göze geldik. Elim önümde, pantolon üstünden yarrağımı okşama durumundaydım. İsminin Sude olduğunu sonradan öğrendiğim travesti, bana, “Bahşiş istiyorsan gel bize katıl!” dedi. Şaşkın bir vaziyette donup kalmıştım. “Ne dikiliyorsun? Ya katıl yada kapıyı çek git!” dedi. Kararsızlığımı üstümden atıp onlara katılma kararı aldım.
Soyunarak onlara ilerlerken travestinin siktiği adam, “Delikanlı, gel ağzıma ver!” dedi. Hiç tereddüt etmeden yarı kalkmış yarrağımı adamın ağzına dayadım. Adam emziğini bulmuş çocuklar üzere sikimi emmeye başladı. Bu ortada travesti de dudaklarıma yapışıp beni öpmeye başladı. Dudaklarında değişik bir tat vardı. Geri çekilmek istedim, lakin başımdan tutup uzaklaşmamı engelledi. Öpüşmemiz devam ederken, adam daima inliyor, “Sikin beni, yarrağa doyurun!” diyordu. Adamı götünden travesti, ağzından ben sikemeye devam ediyorduk…
Travesti birden değişik sesler çıkarmaya başladı. Anlaşılan boşalacaktı. Ben de dayanamayıp adamın ağzına boşaldım. Adam son damlasına kadar tüm döllerimi yuttu ve “Harika tadı var, öbür kuryeninki biraz değişik!” dedi. Mana veremedim ve çabucak giyinip çıkmaya karar verdim. Travesti bana, “Paketin yanına telefon numaranı bırak ve oradaki zarfı al!” dedi. Dediği üzere yapıp şirkete döndüm. Suçluluk hissi kaplamıştı içimi. Paketin parasını kasaya koymak için zarfı açtığımda sipariş ödemesinin on katı kadar para vardı zarfın içinde. Kimseye bir şey aşikâr etmeden gereğince parayı kasaya koydum ve kalan para ile birlikte zarfı cebime koydum.
O gün birkaç sipariş geldi, götürüp teslim ettim ve gece iki üzere şirketi kapattık. Çıktım, tam meskene giderken yolda telefonum çaldı. Tanımadığım bir numaraydı. Yanıt verdiğimde, kendisin Sude olduğunu, benle konuşmak istediğini belirtti. Trafikte olduğumu, konuta gidince kendisini arayacağımı söyledim ve kapattım. Konuta vardığımda uzun mühlet arayıp aramamak için kararsız kaldım. Tam elime telefonumu aldım ki tekrar telefonum çaldı. Arayan Sude idi. Açtım, “Ben de tam da sizi aramak üzereydim!” dedim. Sude, “Bu gün için özür dilerim, diğer bir kuryenin geleceğini hiç düşünemedim. Her zamanki üzere Ömer gelecek diye düşündüm!” dedi.
O an anladım ki bizim kurye Ömer bu kişi ile bu biçim bir bağlantı içinde. Sude devam etti, “Bundan sonra sen de bu döngü içinde olmak istersen memnuniyetle seni çağırabilirim!” dedi ve İzmir’de bu tıp maskülen iş güç sahibi bireyleri siktiğini, bazen küme sex yaptıklarını anlattı. O konuşurken yarrağım yeniden kalkmaya başladı. Sude, bizim kurye Ömer’in uzun vakittir küme sexlere katıldığını, bazense tek olarak erkeklerle hem faal hem pasif olarak sex yaptığını anlattı. Yüklü bahşişler aldığını, bu işin kapalılık ve sırdaşlık içinde olması gerektiğini ve devamlılık istediğini söyledi.
Sonra da bu gün siktiği adamın benim numaramı istediğini, istersem verebileceğini söyledi. Ben de olumlu yanıt verdim ve “Ama ben pasif değilim, sexte pasif olmam!” dedim. Sude ise, “Ömer de pasif değildi, ancak yüklü bahşiş alınca kol üzere yarrağa bana mısın demeden yedi!” dedi ve gülüştük. Güzel geceler dileyip telefonu kapattı. Numarayı değişik bir isimle kayıt ettim, kız arkadaşım orta sıra telefonumu kurcalayıp sorular soruyordu.
Kaç gün geçti bilmiyorum. Tekrar kayıtsız bir numara beni aradı. Açtım. İsminin Orçun olduğunu, bir alış veriş merkezinde dükkanı olduğunu, numarayı Sude hanımın verdiğini söyledi. Birinciden salağa yatmak istedim, “Yanlış oldu galiba…” dediğimde, “Yok yanlış değil, beş gün önce ağzına boşaldığın kişi benim!” dedi. O vakit anladım ki arayan kişi gerçek kişi. Hal hatır sordu ve uygun bir vakitte teke tek görüşmek ve tanışmak istediğini belirtti. Ben de kendisine iş yerinde olduğumu, sonra geri döneceğimi söyleyip kapattım.
Hemen Sude’yi arayıp durumu anlattım. Sude, “Sorun yok, gidebilirsin, bazen teke tek olmak ister.” dedi. Alacağım bahşişi söylediğinde şaşkınlıktan sustum kaldım. Telefonu kapattıktan sonra uzun müddet düşündüm, gerçek bir şey mi yapıyorum diye. O güne kadar hiç bir erkekle bağım olmamıştı. Nasıl birşey olacaktı, merak ediyordum. Aklıma bizim kurye Ömer geldi. Aradım. “Efendim müdürüm?” dedi. İşinin olup olmadığını sordum, olmadığını söyledi. “O vakit sana pozisyon atıyorum, en kısa vakitte burada ol!” dedim. “Tamam müdürüm!” dedi.
Konumu attım. Onbeş dakika sonra telefon çaldı, Ömer, “Apartamanın kapısındayım!” dedi. Açtım ve üst geldi. Daire kapısını açınca büyük şok yaşadım. Ömer çok lüx bir kıyafet, kıymetli ayakkabı, gözlük ve telefonla içeri girdi. Salona geçtik, bira ikram ettim. Biralarımız içerken, Ömer merakla, “Hayırdır müdürüm, beni çağırdın, sorun mu var?” diye sordu. Ben de hiç lafı dolaştırmadan mevzuya girdim, onun Sude ve başkaları ile yaşadıklarını bildiğimi söyledim. Ömer de, “Bu benim özel hayatım!” dedi.
Ben de istemeden de olsa o ortama katıldığımı ve başımdan geçeni anlattım. Bir mühlet sohbet ettik ve Ömer bana her şeyi anlattı. Ben de ona Orçun beyin benimle teke tek görüşmek istediğini, fakat hiç deneyimim olmadığını, bana nasıl davranmam gerektiğini anlatmasını istedim. Ömer ise, “Müdürüm, bu zevkler anlatmakla değil yaşamakla deneyim olur!” diyerek dudaklarıma yapıştı. Öpüşmek yabancı olduğum bir bahis değildi, lakin erkekle birinci sefer oluyordu.
Şaşkınlığımı atıp ben de ona karşılık verdim ve öpüşerek ağaya kalktık. Birbirimizi soyuyorduk. Cildinin sıcaklığını derimde hissetmeye başladım. İkimizin de yarakları kalkmış, dimdik olmuştu. Ömer benim yarrağı eline aldı ve “Hadi sen de benimkini al müdürüm!” dedi. Ben de aldım elime, en az benimki kadar iri ve kalındı. Bir yandan öpüşüyor, bir yandan birbirimizi okşuyorduk. Kulak göğsümü emdi ve yavaş yavaş aşağıya kayarak yarrağımı ağzına aldı. Yarağımı emerken birebir vakitte da taşaklarımla oynuyordu. Heyecandan titriyordum…
Bir müddet yarağımı yalayıp emdikten sonra beni ayakta aksi çevirdi ve biraz öne eğilmemi istedi. Eğilmemle birlikte deliğimde bir sıcaklık hissettim. Ömer’in lisanı idi bu, deliğimi yalıyordu. Bir garip olmaya başladım. Ömer, “Sen de bana yapmak ister misin müdürüm?” diye sordu. “Evet!” dediğimde Ömer önüme gelip sertleşmekten başı morarmış yarrağını ağzıma verdi. Deneyimsiz bir formda biraz yaladım, biraz emdim. Ömer zevkten mecnun oluyordu…
Ömer sonra gerisini dönüp domaldı ve “Şimdi de deliğimi yala müdürüm!” dedi. İki eliyle götünün yanaklarını açtığında deliğin tertemiz, kıldan arınmış ve hayli genişlemiş olduğunu gördüm. Birkaç saniye inceledikten sonra deliğini yalamaya başladım. Ben yaladıkça Ömer zevkten inliyordu. Az sonra bana, “İstersen beni sikebilirsin müdürüm!” dedi.
Bu teklifini ikiletmedim, çekmeceden prezervatif kutusunu çıkardım. Yarrağıma bir kılıf takıp deliğine yarrağımı yerleştirmeye başladım. Çok bayan sikmiştim götten, ancak bu çok değişik bir his idi. Ömer’in götünü sikerken elimi tutup kendi yarrağının üstüne götürdü. Ne yapmam gerektiğini anlamıştım, onun yarrağını 31 çektirir üzere sıvazlamaya başladım. İkimiz de zevkten kendimizi kaybetmiştik. Onu bir müddet siktikten sonra götünden yarrağımı çıkardı ve sırt üstü yattı, bacaklarını ayırarak kaldırdı ve “Hadi gir!” dedi. Çabucak yerimi aldım ve yarrağımı tekrar sokup sikmeye devam ettim. O ortada öpüşmemiz devam ediyordu…
Bir mühlet sonra boşalacağımı aladım. “Geliyorum!” dediğimde Ömer götünden yarrağımı çıkarttı, kılıfı söktü ve yarrağımı ağzına aldı. Ağzına almasıyla oluk oluk boşalmaya başladım. Ömer döllerimin tek damlasını ziyan etmeden yutuyordu. Boşalmam bittiğinde ayağa kalktı ve dudaklarımdan öpmeye başladı. Garip bir tat vardı ağzında, bu benim döllerimin tadı idi anlaşılan. Travesti Sude’yi de öptüğümde bu türlü tat almıştım.
Ömer omuzlarımdan bastırıp beni aşağı indirerek yarrağını ağzıma verdi. Başımdan iki eliyle tutup yarrağını ağzımda ileri geri yapmaya başladı. Çık geçmeden de olanca gücü ile ağzıma boşalmaya başladı. Başımı geri çekemediğim için bütün döllerini yutmak zorunda kaldım. Boşalması bitince ayağa kalktım ve hem gülüştük hem öpüştük…
O gece Ömer benim meskende kaldı, sabaha kadar onu üç sefer daha siktim, o da üç sefer daha benim ağzıma boşaldı. Ömer bana yaşadıklarını anlattı, kazandığı paraları anlattı, evdekiler kuşkulanmasın diye kuryeliğe devam ettiğini söyledi. Ona benim Orçun’la buluşma konusunu açtığımda, “Kendini ona bırak, istediğini yapsın. Şayet birinci kez pasif olmak istersen yüklü bir bahşiş alırsın. Ayrıyeten etrafındaki bir sürü bisexüel erkekle tanışma talihin da olur!” dedi.
Ömer sabah duşunu alıp gitti. Ben fikirlerimle baş başa kaldım. Pasif olma konusunda kararsızdım, ancak yeniden de Orçun’la buluşmak istiyordum. Bakalım buluştuğumda neler olacak diye merak ediyordum.