Merhaba, ben Cem. 35 yaşındayım, evliyim ve İsviçre’de yaşıyorum. Malum bizim buralar kışın bol karlı ve soğuk geçiyor. İşte böyle bir kış sezonunda Avrupa’nın başka bir şehrinde yaşayan ve bizden 600 km uzaktaki akrabaların düğünü vardı. Akraba dediysem karımın akrabalarıydı. Uzak diye ben gitme taraftarı değildim, üstelik karım da hemşire olduğu için hasta kayınvalidemin yanında kalması gerekiyordu. Ben karıma tek başıma gitmeyeceğimi, o kadar uzun yolu yalnız çekemeyeceğimi söyledim. Kayınvalidem de, bizim aileden giden olmazsa akrabalarının küseceğini, yanıma baldızımı alıp gitmem için ısrar etti. Israrlara dayanamadım ve baldızımla birlikte arabama atlayıp yola çıktık. Giderken yolda trafik normal seyrindeydi, hiç bir sorunla karşılaşmadık…
Avrupa’da yaşayan Türk’lerin düğünlerinde gösteriş eksik olmaz. Düğün lüks bir mekandaydı. Canlı müzik, birbirinden güzel yemekler, tatlılar ve tabii ki su gibi içki vardı. Düğünde baldızımla yedik, içtik, eğlendik ve bol bol dans ettik. Aramızdaki resmi Baldız-Enişte ilişkisi her kadehten sonra yerini biraz daha samimiyete bırakıyordu. Baldızım sanki karımın eksikliğini gidermek ister gibiydi, slow müzikler çalarken sürekli elimden tutup beni dansa kaldırıyordu. Dans ederken vücudunu bana yapıştırıyor, o kocaman memeleri aramızda eziliyordu. Tabii benim yarak da istemdışı sertleşiyordu. Kafalarımız bir milyon olmuş, baldızımla dans ederken sanki ayakta ön sevişme yapıyor gibiydik. Gecenin ilerleyen saatlerinde düğün bittiğinde, maalesef akrabaların bize hazırladığı evlerinde haremlik selamlık şeklinde yatmak zorunda kaldık…
Ertesi gün Zürih’e geri dönüşte yarı yolda korkunç bir kar fırtınasına tutulduk. Radyodan otoyollar kapandı anonsu geçiyordu. Baldızla konuştum, ne yapalım diye. Baldız da, “Yola devam edip otobanda mahsur kalacağımıza, bir otele gider kalırız, Pazar günü yola devam ederiz!” dedi. Bu fikir benim de kafama yatmıştı. Karıma telefonla aradım ve durumu anlattım, fırtınanın telefon hatlarını da etkileyebileceğini, aradığında ulaşamazsa merak etmemesini söyledim. Sonra da otel aramaya başladık. Ama yola çıkmış olan birçok kişi aynı şeyi düşünmüş olmalı ki, o civarda gezdiğimiz otellerde boş oda bulamadık. Karamsar karamsar aranırken, ahşaptan küçük dağ Bungalowlarından oluşan turistik bir tatilköyü bulduk. Boş olan son Bungalowu da biz kiraladık…
Üşümüştük, hemen resepsiyondan anahtarı alıp Bungalowa gittik. İçeri girdiğimizde ikimiz de şaşırdık. İki oda vardı. Bir odada çift kişilik bir yatak, karşısında yanan bir şömine. Bitişik oda ise bildiğimiz hamam gibi yapılmıştı, içi buhar dolu ve sıcaktı. Baldızım, “Aynı yatakta yatacağız galiba!” derken hafiften sırıtıyor gibiydi. Ben de, “Burayı bulduğumuza şükredelim!” dedim, ama baldızımla aynı yatakta yatacak olmam beni müthiş heyecanlandırmıştı. Belki düğünde dans ederkenki gibi yine yaklaşabilir, temas edebilirdik birbirimize. Hatta belki de baldızımı sikebilirdim.
Çantalarımızı bıraktıktan sonra, baldıza, “Ben hamama giriyorum!” dedim. Şömine yandığı için odanın içi sıcaktı zaten. Üzerimi çıkarıp elbisemi dolaba astım, havluyu doladım belime, en son boxerimi de havlunun altından çıkarıp koydum dolaba. Bu arada baldızım yatağa uzanmış meraklı bakışlarla beni izliyordu. Hamam bölümüne girdim, içerideki buhar ve sıcaklık iyi gelmişti. Yatakta uzanmış olan 26 yaşındaki iri memeli baldızımı düşündükçe içim bir tuhaf oluyordu. Yarağımın sertleştiğini hissettim. Vücudumu yıkarken kalkmış yarağımı da şampuanla sıvazlıyor, baldızımı siktiğimin fantazisini kuruyordum…
Birden hamamın kapısı aralandı ve baldızım içeri girdi. Buhardan dolayı net görememiştim ama galiba baldızım çırılçıplaktı. Onun da gözü buhara alışınca yanıma geldi ve gerçekten de çırılçıplaktı. Baldız kulağıma yanaşıp, “Beni sikmek istediğini biliyorum enişte!” dedi. “Evet, istiyorum, hem de çok!” dedim ve baldıza sarılıp dudaklarına yapıştım. Çılgınca öpüşüyorduk. İri memelerini yine bana yapıştırmıştı. Benim de kazık gibi sert yarağım onun göbeğine, bacaklarına ve amına değdikce deli oluyordum. Öpüşürken aynı zamanda da elimi belinden aşağıya indirmiştim, götünün yanaklarını yoğuruyordum…
Ne kadar öpüştük bilmiyorum, baldız dudaklarını dudaklarımdan çekip, “Hadi enişte, daha fazla vakit kaybetmeyelim, yıkanıp yatağa geçelim!” dedi. Çabucak yıkanıp çıktık. Kurulanıp yatağa geçtiğimizde baldız hemen sırtüstü uzanarak bacaklarını ayırdı ve “Hadi enişte, gel!” dedi. Baldız bir an önce sikilmek istiyordu, anlıyordum onun ızdırabını. Ee kolay değildi tabii, baldızın başından çok kısa süren bir evlilik geçmişti. Tam yarağın tadını aldığında da boşanmışlardı. Karımın anlattığına göre baldızım boşandığından beridir de kimseyle görüşmüyordu. Yani tahminim doğruysa baldız uzun zamandır kimseyle sikişmemişti.
“Acele etme baldız, tüm gece vaktimiz var!” dedim ve bacaklarının arasına geçtim. Baldız hemen amına gireceğim diye beklerken, ben o beni çıldırtan iri memelerine yumuldum. Memelerini yoğurup sırayla değiştire değiştire emerken yarağım da bacaklarının iç kısımlarına değiyor, bu da baldızı iyice kudurtuyordu. 15-20 dakika boyunca memelerini kızartana kadar yaladım, emdim, acıtmayacak şekilde ısırdım. Baldızın kıvranmalarına ve inlemelerine bakılırsa ilk orgazmını çoktan olmuştu bile…
Sürekli, “Hadi, gel!” diye inliyor, kollarımdan tutup beni üstüne çekmeye çalışıyordu. Memelerinden sonra öpüp yalayarak göbeğine, ordan da amına indim. Kılsız, kaymak gibi pürüzsüz amı çoktan ıslanmıştı ve am dudakları orgazm sularıyla parlıyordu. Dilimi amının dudaklarına değdirdiğim an baldızın inlemesi inanılmazdı. Dilimi amında biraz gezdirdikten sonra klitorisini dudaklarımın arasına alıp emmeye başladığımda baldız sara nöbeti geçiriyor gibi çırpınıyordu. Durmadım tabii, iki parmağımı vıcık gibi ıslanmış amına sokup amını parmaklarımla sikerken klitorisini emmeye devam ettim. Sonunda baldız ellerini saçlarıma geçirip asılarak, “Yeterrrrr! Durrr, bittim ben!” diye bağırınca klitorisini emmeyi ve amını parmaklamayı bıraktım.
Parmaklarımı amından çıkardığımda am suyuna bulanmış parmaklarım parlıyordu. Kafamı kaldırdığımda ise baldızın gözleri kaymıştı ve burnundan nefes alıyor, yaprak gibi titriyordu. Bacak arasında dizlerimin üzerinde durdum ve baldızın kendine gelmesini bekledim. Baldızın titremesi geçip nefes alması tekrar düzene girince, ilk söylediği şey, “Enişte, neler yapıyorsun bana öyle, zevkten öldürecek misin beni?” oldu. Ben de gülümseyip, “Baldız dur daha başlamadık bile! O boşandığın sümsük kocanla hiç ön sevişme yapmadınız mı?” dedim. Baldız suratıma aptalca bakarak, “Ne diyorsun sen enişte, ne ön sevişmesinden bahsediyorsun, üç aylık evliliğimde bir kere olsun orgazm oldum mu ki? Neden boşandım sanıyorsun?” dedi.
Boşanma sebebini bilmiyordum tabii, ama şimdi seksten kaynaklandığını öğrenince gerçekten üzülmüştüm talihsiz baldızımın durumuna. Hemen yanına uzanıp dudaklarına şefkatle yumuldum, bu sefer öncekine nispeten daha sakince öpüşüyorduk. Memelerini de nazikçe okşuyordum. Baldız da göğsümdeki kıllarla oynayarak elini yavaş yavaş yarağıma doğru indiriyordu. Eli sonunda yarağıma geldiğinde gövdesinden nazikçe kavradı. Sanki eli yarağımı keşfetmeye çalışıyormuş gibi bir iki sefer kökünden başına kadar indi çıktı. Eli sonra taşaklarımla buluştu. Bir süre de taşaklarımla oynayıp tekrar yarağımı aldı eline.
Baldız yarağımla oynarken, dudaklarımı dudaklarından çekip, “Sen de benimkini yalamak ister misin aşkım?” diye sordum. Baldız bunu dememi bekliyormuş, “İstemez miyim aşkım, hiç sormayacaksın sandım!” diye muzipçe gülümseyerek aşağı kaydı. Önce yarağımı inceleyerek başına öpücükler kondurdu. Sonra da yalayayıp başını ağzına aldı. Hepsini alıp alamayacağını dener gibi her ağzına sokup çıkardığında biraz daha fazlasını alıyordu ağzına. Baldızın daha önce hiç sakso çekmediğini anlamıştım. Çok acemiceydi. Utandırmamak için hiç karışmıyordum, sakso konusunda insiyatifi ona bırakmıştım. Ama elim boş durmuyordu, baldızın göt yanaklarını okşuyordum…
“Amını ver ağzıma baldız!” deyip bacaklarından tutup baldızı üzerime çektim, 69 pozisyonuna getirdim. Artık baldız yarağımı emerken ben de amını yalıyordum. Tabii amını yalarken de götünün yanaklarını okşuyor, arada sırada bir parmağımın ucuyla göt deliğine hafifçe yoklama çekiyordum. Parmağım göt deliğine dokunduğunda baldız amını ağzıma bastırıyor ve yarağımı daha bir iştahla yalıyordu. Parmağımı ikinci boğumuna kadar göt deliğine soktuğumda baldızın amının sularını ağzımda hissetmemle ben de baldızın ağzına patladım. Galiba daha önce ağzına kimse boşalmadığı için baldız neye uğradığını şaşırmıştı. Öğürerek yarağımı ağzından çıkardığı gibi ağzındaki döllerimi yarağıma ve taşaklarıma tükürdü…
Baldızın öğürmeleri geçene kadar bekledim. Sonra baldızı üzerimden indirip havluyu istedim. Baldız uzanıp havluyu verdiğinde bana kötü kötü bakıyordu. Ben yarağımı ve taşaklarımı havluyla silerken, baldız, “Niye boşalacağını haber vermedin?” deyince, “Ne bileyim, döl yutmayı seviyorsundur diye düşünmüştüm!” dedim. Baldız ters ters bakarak, “Daha önce hiç yarak yaladım mı ki?” dedi. Baldızın elini tutup, “Özür dilerim aşkım, bir dahaki sefere haber veririm! Hadi şimdi gel güzelce yıkanalım, sonra asıl sevişmemize başlayalım!” dedim.
Birlikte güzelce yıkanıp tekrar yatağa geldik. Benim yarak daha yıkanırken tekrar kalkmıştı. Baldız yine sırtüstü yatıp bacaklarını ayırdı, hemen amına girmem için. Ama ben girmedim, baldızın yanına sırtüstü yatıp, elimle yarağımı dikeltip, “Sen üste çık aşkım!” dedim. Baldız şaşırmıştı, galiba kısa süren evliliğinde tek sikiştiği pozisyon misyoner pozisyonuydu. Hemen üstüme çıkıp yarağımı amının girişine denk getirip, “Ohhhhh!” diyerek yarağıma oturdu. Köküne kadar almıştı. Uzun zamandır yarak görmeyen amına giren yarağın tadına varmak için bir süre hareketsiz bekledi. Sonra gözlerime utangaç gülümsemelerle bakarak ufaktan salınmaya, hafif hafif ileri geri, yukarı aşağı yapmaya başladı. Ben yarağımı oynatmadan yatıyordum altında, sadece memelerini okşuyordum…
Baldız bir süre yavaş hareketlerle amındaki yarağın tadını çıkardıktan sonra hızlanmaya başladı. Öne eğilip dudaklarını dudaklarıma, memelerini de vücuduma yapıştırdı. Gittikçe hızlanarak kaldırıp indiriyordu belini. Ben baldızı değil, baldızın amı yarağımı sikiyordu. Az sonra da çılgınlar gibi hızlandı ve inleye inleye, kasıla kasıl orgazm oldu. Baldız orgazm olurken amı sanki yarağımı sağıyor gibiydi. Sonra birden üstümde tamamen hareketsiz kaldı. Yine burnundan nefes alıyordu…
Bir süre kendine gelmesini bekledim. Kendine gelip dudaklarıma teşekkür öpücükleri kondururken, ben yarağımı amından çıkarmadan baldızı altıma aldım. Ve bacaklarını omzuma alarak sikmeye başladım. Baldız altımda iki büklüm olmuş, amına her köklediğimde çığlık atıyordu. Sikerken memelerini de yoğuruyordum. Çok geçmeden baldız bir kez daha orgazm oldu, ama ben sikmeye devam ediyordum. Baldız, “Yeterrrr! Durrrr!” diye bağırarak altımdan kurtulmak için debelenmeye başlayınca durdum, içinde hareketsiz bekledim…
Baldız sakinleşince bacaklarını omzumdan indirip amından çıktım. Yanına uzanıp dudaklarını öpmeye başladım. Öpüşürken baldızın eli yarağıma gitti, kontrol edercesine yokladı. Yarağımın halen taş gibi sert olduğunu hissedine öpüşmeyi bırakıp, “Enişte hiç inmez mi bu?” diye sordu. Ben de gülümseyip, “İner aşkım iner de, önce senin o götünün tadına bakmak istiyor!” dedim. Baldız ters ters bakıp, “Aklına bile getirme enişte, hayatta girmez oraya, daha önce hiç yapmadım ordan!” dedi. Ben yine gülümseyerek, “Girer aşkım, merak etme sen, ben sokarım. Ablan da ilk seferinde girmez, alamam, çok acır falan diyordu, şimdi her sikiştiğimizde götten de yemeden duramıyor!” dedim.
Aslında götten sikilmeyi çok merak ettiğini, fakat çok acıyacağından korktuğunu itiraf edince, baldızı ikna etmem zor olmadı. Baldızı yüzüstü yatırdım, ensesinden öperek, sırtına, beline, ordan da götüne indim. Götünün yanaklarını ayırıp göt deliğini yalamaya başladığımda baldız inlemeye başladı. Hele ki dilimi göt deliğinin içine sokup çıkardığımda baldız zevkten çıldırıyordu…
Bir süre göt deliğini yalayıp dilleyerek baldıza götten sikilirken alacağı zevkin avansını verdim. Gidip hamamdan şampuanı alıp geldim. Baldızı yatağın üstünde dört ayak pozisyonuna getirdim. Yarağımın başına ve baldızın göt deliğini güzelce şampuan sürdüm. “Kendini kasma aşkım, ilk başta biraz acıyacak, fakat alışınca müthiş zevk alacaksın!” diye telkin ederek arkasına yanaştım. Yarağımın başını dayayıp hafif hafif yüklenmeye başladım. Biraz yüklenip geri çekiyordum. Her seferinde baldız, “Uff, acıyor!” diyordu, ama o kadar acı olacaktı tabii, sonuçta ilk defa götten sikilecekti. Böyle böyle birkaç seferden sonra baldızın canını çok yakmadan yarağımın kafasını sokmayı başarmıştım…
“En zor kısmı girdi aşkım, artık gerisi kolay!” diyerek epey bir sabırla köküne kadar sokmuştum. Baldız halen, “Acıyorrrr!” diyordu. Ben de, “Hepsi bu kadardı aşkım, bak alamam diyordun ama köküne kadar aldın işte!” deyip içinde biraz hareketsiz bekledim. Sonra hafif hafif gidip gelmelere başladım. Yarağımın çok azını çekip geri sokuyor, alıştıra alıştıra, acele etmeden sikiyordum baldızın götünü…
Bir süre sonra baldızın götü sikilmeye alışmıştı. Ben de artık ufaktan hızlanmaya başladım. Tempoyu gittikçe artırıyordum. Bir elimi de alttan amına atmıştım, klitorisini okşuyordum. Baldızın acı dolu inlemeleri zevk çığlıklarına dönüşüp orgazm olunca, artık ben de kendimi tutmayı bırakıp böğürerek götünün içine boşaldım. İkimiz de burunlarımızdan nefes alıyorduk. Baldız, “Aşkım çıkma içimden!” deyince, götünden çıkmadan yana devrilip 66 pozisyonunda kendimize gelene kadar yattık…
Sonra kalkıp temizlenmek için hamama girdik. Baldız götten sikilmeyi çok sevmişti, yarağımı yıkadıktan sonra ağzına alıp sertleştirdi ve bir kez de hamamda götten siktirdi. Hamamdan çıkıp yatağa geçtiğimizde, ben artık yatıp uyuruz diye düşünürken, baldız beni sabaha kadar uyutmadı. Yarağımı kaldırdıkça sikiştik…
Ertesi gün öğleden sonra uyanınca ikimiz de açlıktan geberiyorduk. Resepsiyonu arayıp yiyecek birşeyler sipariş verdim. Yemekleri anca yarım saate hazırlayıp getirebileceklerini söylediler. O yarım saati biz tabii sikişerek değerlendirdik. Yemekler gelip te karnımızı doyurduktan sonra kaldığımız yerden sikişmeye devam ettik. Akşama doğru otobanların açıldığı haberi ikimizi de üzmüştü. İstemeye istemeye yola çıktık…
Birkaç ay sonra baldızı kayınvalidemin bulduğu saftirik bir herifle evlendirdiler. Ama baldız ne yapıp ediyor, haftada bir iki kez gelip kendini bana siktirip gidiyor : )